
GENİTAL SİĞİL TEDAVİSİ
Genital Siğil Nedir?
Genital siğil, hem kadınları hem de erkekleri etkileyen ve cinsel yolla bulaşan en yaygın viral enfeksiyonlardan biridir. Etkeni, insan papilloma virüsü (HPV) olup, kadınlarda rahim ağzı kanseri için ciddi bir risk faktörü oluşturur.
Genital siğil sorunu yaşayan bireylerde erken teşhis ve tedavi son derece önemlidir. Siğiller, kişiye göre farklı büyüklüklerde ve alanlarda görülebilir. Tedavi yöntemleri, siğillerin büyüklüğü, sayısı ve bulundukları bölgeye göre belirlenir. Bu amaçla Kriyoterapi (dondurma), Elektrokoterizasyon (yakma) ve Lazer uygulamaları gibi etkili tedavi seçenekleri sıkça tercih edilir.
Genital Siğil Neden Olur?
Genital siğillere yol açan HPV türleri genellikle cinsel temasla, deri teması aracılığıyla bulaşır. Cinsel temas, bu virüsün en yaygın yayılma yoludur. HPV, cinsel yaşamı aktif olan herkesin risk altında olduğu bir enfeksiyon olmasına rağmen, bağışıklık sistemi güçlü olan kişilerde vücut, virüsü zamanla temizleyebilir. Ancak bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde siğillerin gelişmesi daha olasıdır.
Genital siğillerin dışında, bazı HPV türleri serviks kanser gibi daha ciddi sağlık sorunlarına da yol açabilir. Bu nedenle, genital siğil belirtileri fark edildiğinde, en kısa zamanda bir dermatoloğa başvurmak önemlidir.
Genital Siğil Belirtileri Nelerdir?
Genital siğiller en sık, 17 ile 33 yaş arasındaki bireylerde görülür. Bu yaş aralığı, cinsel açıdan aktif bireylerin en yoğun olduğu dönemdir. HPV virüsü, özellikle cinsel ilişki yoluyla bulaştığı için bu yaş grubunda daha yaygın olarak görülebilir. Bununla birlikte, genital siğiller her yaşta ortaya çıkabilir.
Belirtileri, görünüm ve dağılım açısından oldukça çeşitlidir:
- Küçük, cilt renginde olabileceği gibi,
- Koyu kahverengi, kabarık ve düzensiz yüzeyli de olabilir.
Bazen siğiller, dağınık veya küme şeklinde görülebilir ve hatta bir bene benzeyebilir.
Genital Siğiller Nerelerde Görülür?
Genital siğiller, hem kadın hem de erkeklerde farklı bölgelerde gelişebilir:
- Erkeklerde: Penis, dış genital bölge, kasık ve makat çevresi (perianal alan).
- Kadınlarda: Vajina, serviks (rahim ağzı), dış genital bölge ve perianal bölge.
Genital Siğiller Kendi Kendine Geçer Mi?
Genital siğiller genellikle kendi kendine geçmeyebilir. Genital siğiller, human papillomavirus (HPV) enfeksiyonundan kaynaklanır ve çoğu zaman tedavi gerektirir. Bazı durumlarda, bağışıklık sistemi siğilleri kontrol altına alabilir ve büyümelerini engelleyebilir, ancak tamamen yok etmeleri çok nadir bir durumdur. Bu nedenle, genital siğillerin tedavi edilmesi gerekir.
Genital siğiller, human papillomavirus (HPV) adı verilen bir virüsün neden olduğu deri enfeksiyonlarıdır. HPV, cilt ve mukozal yüzeylerde (örneğin, genital bölge, ağız veya boğaz gibi) enfeksiyonlara yol açabilen çok sayıda virüs türünden biridir. Genital siğillerin oluşmasına neden olan HPV türleri, özellikle cinsel yolla bulaşır.
Genital Siğillerin Tedavisi Nasıl Yapılır?
Tedavi, siğillerin yayılmasını durdurmak ve kanser riskini en aza indirmek amacıyla uzman bir dermatolog tarafından uygulanmalıdır. Siğiller fark edildiği anda vakit kaybetmeden tedaviye başlanması, yayılma riskini azaltır.
Başlıca Tedavi Yöntemleri:
- Kriyoterapi (Dondurma)
Likit nitrojen yardımıyla siğiller ve çevresindeki dokular dondurularak yok edilir. İşlem genellikle ağrısızdır ve lokal anestezi gerektirmez. Ayrıca hamilelikte güvenle uygulanabilir.
- Elektrokoterizasyon (Yakma)
Elektrik enerjisi kullanılarak siğillerin yakıldığı bu yöntem, lokal anestezi altında yapılır ve kısa sürede etkili sonuçlar sağlar. Dış genital bölgelerde sıklıkla tercih edilir.
- CO2 Lazer Ablasyonu
Dirençli ve yoğun siğillerde kullanılan bir tedavi yöntemidir. Karbondioksit lazerle siğiller yok edilir. İşlem sırasında lokal anestezi uygulanır.
- Kimyasal Destrüksiyon
Triklorasetik asit ve podofilin gibi kimyasal maddeler siğil üzerinde kullanılır. Ancak bu yöntem, sağlıklı dokularda tahriş oluşturma riski taşır.
Tedavi Sonrası Dönemde Nelere Dikkat Edilmeli?
Tedaviden yaklaşık 5-15 gün sonra siğil bölgelerindeki yara iyileşmesi tamamlanır ve güvenli cinsel ilişki mümkün hale gelir. Ancak tedavi sonrası bile genital siğil taşıyan bireylerde bulaşma riski devam edebilir. Bu nedenle hem kişinin hem de partnerinin korunması için şu önerilerde bulunulur:
- HPV aşısı yapılması,
- Güvenli cinsel ilişki yöntemlerinin benimsenmesi,
- Düzenli doktor kontrollerinin aksatılmaması.
HPV’nin Kansere Yol Açan Tipleri ve Aşı Hakkında
HPV virüsünün 200’den fazla farklı tipi tanımlanmıştır. Bunlar arasında bazı tipler rahim ağzı kanseri açısından yüksek risk taşır:
- Tip 16, Tip 18, Tip 31, Tip 33 gibi yüksek riskli gruplar kansere yol açabilir.
- Tip 6 ve Tip 11 gibi düşük riskli gruplar ise siğil oluşumunda etkilidir.
Koruyucu HPV aşıları, yüksek riskli kanser türlerine karşı etkili koruma sağlar. Aşı, özellikle 9-26 yaş arasındaki bireylere önerilmekle birlikte, 45 yaşına kadar yapılması uygundur. Aşının sağladığı çapraz koruma, diğer HPV türlerine karşı da etkili olabilir.
Genital Siğil Tedavisinden Sonra Takibin Önemi
HPV virüsü, tedavi sonrası deri altına saklanabilir ve siğillerin 2-9 ay sonra yeniden çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle düzenli doktor kontrolü, yeni oluşumların erken tespiti ve tedavi edilmesi açısından büyük önem taşır.
Dermatoloji uzmanımız Tuğba Türe, genital siğil tedavisinde kişiye özel protokoller oluşturmanın önemini vurgulamaktadır. Her hastanın durumu farklı olduğundan, internet üzerindeki genel bilgilere dayanarak tedavi yöntemleri seçmek doğru değildir.
Detaylı bilgi ve kişiye özel değerlendirme için bizi arayarak randevu alabilirsiniz.